Etiketler

31 Ocak 2022 Pazartesi


 "Buldu! Elif yok olmanın yolunu susmakta buldu. O sustu daha çok hırslandılar. Daha çok vurdular, hele bak arsıza dediler. O sustu, onlar sinirden delirdiler. Gün geldi Elif konuştu işte o zaman kendi kötülüklerine tahammül edemediler."


"Akşamın alacasında çıktılar yola. Kızıl bulutların arkasına saklana güneşe baktı. İçini çekti. Artık kırgındı güneşe, aya, yıldıza... Kırgındı günbatımına. Elinde değil içi küsmüştü. Gülemiyordu son günlerde. Büyümeyi hiç istemiyordu. Yatır dededen de kesti umudunu. O artık yalnızdı, bunu biliyordu. "


"Ne gerek vardı öyle acı dolu cümleler kurmaya? Elemden kederden bahsetmeye ne gerek vardı? Gözlerinde görünmüyor muydu içinin karanlığı..."


"Daha masal okuyacak yaştaki kız çocukları çabuk büyümek zorunda kaldıkları zaman kendi hikâyelerinde hep figüran kalır. Elif ise hayal dünyasında hala ütopyada yaşayan o masum kız çocuğuydu. Elindeki kitabın sayfasına dalıp hayallerinin peşine takılılıyor; dünyanın en mutlu, en hınzır, en yaramaz, en oyunbaz, en haşarı ve an hayalperest kız çocuğu oluveriyordu. Büyükleri çocukları nereye yönlendirirse çocuklar o tarafa gider. Ama Elif içinden de olsa başkaldırıyordu. O yorganın altında el feneriyle iki sayfa okuduğu kitaplarında büyüklerinin ondan esirgediği her şeye ulaşıyordu. "

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bazen yokluk sarar etrafını.  Sevgi yokluğu, şevkat yokluğu, anlayış yokluğu anlaşılmama yokluğu. O kadar yokluğun içinde varlığını bir türl...